Neden Gestalt Koçluk
Neden Gestalt Koçluk
Yaşamda tüm kuşlar, yağmur esnasında saklanacak bir sığınak ararken, Kartal bulutların üzerine doğru uçarak kendini yağan yağmurdan korur. Baş edemediği olaylardan korunmak için, insanların kendine kaleler yapıp, sosyal hayattan kendinisi ayırması oldukça tehlikelidir.
Hayat akışında değerli bilgilerden haberdar olmanızı engelleyen kalelerin içinde olmak yerine insanlarla kaynaşmak ve iş birliği kurmak daha iyidir. Korunmak mı?
İçsel dünyanda Kartal olarak mümkün…
Kartallar en yükseğe çıkarak bütün ve derin bakış açısı kazanarak yaşarlar. Aşağının telaşlı karmaşasından uzakta, yukarıda bir noktaya ulaşarak kendini ayrıştırır. Sakin olup gözlemlemeyi öğrendiğinde, sende her konunun bir tepkiye ihtiyacı olmadığını farkedersin. Bu farkındalık ile anlarsın ki sorunlar çoğunlukla ortaktır fakat TAVIR fark yaratır.
Gestalt Yaklaşımı ile ilgili yazdığım blog yazılarından sonra bu yazımda daha da derinleşeceğiz.
Neden Koçlukta Gestalt Yaklaşımı bu kadar çok önemli?
Öznenin insan olduğu bir zeminde odağımız yaşamda ilerlememize etki eden psikoloji şeklimiz olunca gestalt yaklaşımı Koçluk seansında Koçu ve Danışanı güçlü farkındalıklar yaşatan ve yaşayan bir Kartal yapar.
Seans akışında geldiğimiz noktada yaşamda kendini bir samuray gibi tanımlayan danışanım farkettiği mental gücü ile taç giymek benim kaderimde var ben kralım demişti. Aile şirketlerinde babasının tek oğlu olan bir varisti.
Yönettikleri işletmelerinde yaşanan tüm olayları kendi üzerine alınarak yıpranan, belirsizliklere karşı çok endişeli ve birçok durum ile ilgili pişmanlıkları vardı. Koçlukta gestalt yaklaşımı ile ilerlerken farkettikleri ile bugününe sahip çıkarak kendini ve hayatını yönetmeyi seçti.
Kaygılar her zaman bugünün mutluluğundan çalar. Belirsizliğin ilacı hazırlıklı olmaktır. Yaşanan hiçbir şey için pişman olmamalı insan, çünkü hepsinin bugüne bir hizmeti vardır. Her duruma ilişkin sezgisel bir anlayış kazandıran, dünyevi konularda kazanç ve kaybı daha reel ayırt ettiren gestalt yaklaşımı, koçlukta neden gestalt sorusuna büyük bir cevaptır.
Gestalt yaklaşımının dahi cevap veremediği bazı alanlara koçluk güçlü kapılar açar. Bu sayede gestalt ve koçluğu birleştirme programı bir koç için olmazsa olmazdır. Gestalt ile gelen koçluk teknikleri ve araçları bir koçu farkındalık ustasına dönüştürür.
Geçmişte yaşanan yıkımlar, hiç beklenmedik bir dönemde farklı sebepler ile değişim yaşamak zorunda kalmak, değerlendirilmemiş bazı seçeneklerin üzüntüsü, kaçan o imkanları kullanamamak, bazı durumların olmayacağını düşünerek uzaklaşmak, tutum ve davranışlarda soğukluk, yaptıkların kadar yapmadıklarından da sorumlu olmak, kalbini ruhunu tamir eder diye haber beklemek, yaşanan olumsuzlukların telafi edilmesini beklemek, tekrar yükselmek inancın güçlenmesi için sağlam bir başlangıç fırsatına ihtiyaç duymak tüm yaşam alanlarımızla ilişkilendirebileceğimiz ortak durumlardır. Bu durumlardan hangisini zemine alırsan al, odaklandığımız nokta tutum ve tavır şeklimizdir.
Kendini rüyalarında sıkça Kapadokya‘da balona binerken gören danışanımın , yaşadığı hayattaki mutsuzluğu ile bulunduğu ortamdan çıkma isteğini bize gösteren gestalt yaklaşımı seansımıza harika bir evre kazandırmıştı. Danışanım yaşadığı farkındalıkla kendini baharın gelişi gibi hayatına istek, güç, heves, hareket katarak eylem planına neşeyle geçmişti.
Rüyalarımız gestalt yaklaşımda bizlere hayatımızda yarım bıraktıklarımız duyguları, tamamlamadığımız eylemleri, hayata geçirmediğimiz kararları ve bizi üzen çözmemiz gereken konuları gösterir.
Çoğunlukla bizi eyleme geçirmeyen ya da hayal ettiğimiz noktaya ulaştırmayan eylemlerde bulunmamıza sebep olan sabit fikirlerimiz ve inanç kalıplarımızdır. Olayları anlamaya çalışmak ve hayatımızda neler olup bittiğin dair merak ettiğimiz alanları izlemek için farkındalığı sağlayacak çok boyutlu bakış açılarına ihtiyaç duyarız.
Duygularını ifade etmede zorlanan ve bunun bir zayıflık olduğuna inanç geliştiren birinin, ketum soğuk ve daha gizemli tavırlarda bulunması onun güvenli alanıdır. Sosyal çevresinde dostluklarında yaşadığı zorlukları konu aldığımız danışanım seansta yaşadıklarını anlatırken devamlı öksürüyordu. Boğazına tatlılar bazı kelimeler varda acaba çıkamıyor muydu?
Anlattığı hikayede her iki tarafında arzu ettiği ama söyleyemediği şeyler vardı. Duygulardan hislerden yola çıkarsak, tutma, kendini geri çekme ama taşma ve bir inatlaşma varsa boğazda kelimeler çıkmak ister. Ya da yıkıcı bir iletişim tavrında ise cümleler boğazdan çıkmak istemez.
Bazen ilk zamanlar ilişkilerde iletişim kurarken duyguları bastırmak ise yarar ama duyguları bu kadar uzun süre bastırmak bir süre sonra içerideki kör düğümler açılmak istediğinde yaşanılan hikaye anlatılırken tıkanmalara neden olur. Konuşulmamış yüreğinde kalmış bir takım cümleler vardır. Dostluğunda taviz verdiği olaylar ile kendi öz saygısını kaybetme eşiğine gelen danışanım ile gestalt yaklaşımıyla devam ettirdiğim koçluk seansında yaşadığı kaygı duyduğunu ifade ettiği alan ortaya çıkmıştı.
Kalbinin kırılmasından korkmak, ilişkiye dair daha fazla istekte bulanacak diye endişelenmek, ketum davranışlarda bulunarak menfaatle kullanılıp kendinin ikinci plana alınmayacağına inanarak yakınlığı toparlama çabası vardı. Seansta yaşadığı birçok farkındalıkla neyi nasıl yapacağı ya da yapmayacağı konusunda netleşmişti. Kime taviz verdiğine nelere tolerans gösterdiğine dikkat et çünkü sosyal çevrende kurduğun tüm ilişkilerde insanların sana nasıl davranması gerektiğini öğretiyorsun.
Bir başka danışanımın örneği ise oldukça ilginçti. Ona yaşadığı bu olayda kendini nasıl hissettiğini sordum ve bunu bir şeye benzetmek istese bu ne olurdu dedim. “ Buzdolabının yumurtalık rafında unutulmuş yarım limon gibi hissediyorum çünkü beni ilişkimizde rafa kaldırdı ve yoluna bakıyor.” Demişti.İlişkiyi tekrar dengeye getirmeyi planlarken önce kendine olan beğenisi artırmak, ruhunda yaşadığı eksikliğin özlemini gidermek için hayatında egoyu arkaya atarak yepyeni bir dönem açmaya artık hazırdı.
Gestalt koçluk, bizi varsayımlarımızdan yani ilizyonlarımızdan uyandıran bir farkındalık alanı sağlar bu sayede danışan seansta şimdi ve buradadır. Geçmiş yaşanmış ve bitmiştir artık yaşanılan an şimdi ki an dır ve buradan geleceğe doğru ilerler.
Yaşamına İlk baharın gelmesi, çiçeklenmek, odağını gündemini cıvıl cıvıl bakış açısına taşımak isterken, kalpte yaşadığı telaşı anlatan danışanımın hikayesinde de göreceğin gibi duygular ve o duyguları var eden deneyimler kişinin ya geçmişinden ya da geleceğe duyduğu kaygılardan gelir.İçinde ilişkisinde yakınlaşma isteği çok fazla olan bir çift yaşanan hayal kırıklıklarından sonra var olduğunu bildiği potansiyelini ilişkilerinde kullanıp kullanamayacağına dair endişe duyar.Bizler ilişkilerimizde birbirimizi birbirimize yansıtırız.
“Soru işaretleri içindeyim, zihnimde sürekli her detay için neden sonuç ilişkisi kurarak çıkarımlarda bulunuyorum. Hangisi gerçek onu da bilmiyorum.” Diyen danışanımla koçluk seansında, gestalt yaklaşımı ile hızla geldiğimiz sonuç, sadece yirmi dakikalık bir süremizi almıştı.
Kendini aynalar odasında hapsolmuş hissediyordu. Bu hikayedeki çiftin seans sonrası benimle paylaştığı mutluluk benim içinde müthişti. Telefonda Koçluk görüşmesinden sonra kız arkadaşına söylediği cümleler ile ilişkileri gerçek bir boyut kazanmıştı. “ Varlığın hayatımda ilerlememe yardım eder, bana olan ilgin ,ş efkatin, sevgin ve anlayışınla çok mutlu oluyorum, sen ruhumu neşelendirensin.”
Onurunu, neşeni, cesaretini asla kaybetme, yaşamının merkezinde daima kendin ol, tahtından ayrılma, sınırlı algılardan çıkıp çoklu bakış açıları kazan. İşte o zaman geride bıraktıklarından korkmadan, hayatı kovalamadan yaşarsın. Herkes bu hayatı kendi bilinci kadar yaşar. Bir Kartal olmak için, bir Kartal olmasının yolunu bulduran Koç olmak için koçlukta gestalt yaklaşımı olmazsa olmazdır.
Birçok örnek üzerinden bu yazıda gestalt koçluk yaklaşımını konuştuk. Şu an her ne yaşıyorsan bugününe faydası olmasını umarak soruyorum.
Kendini şanslı gördüğün nelere sahipsin?
Yaşamında şansı neye benzetmek isterdin?
Benzettiğin ne anlama geliyor?
Şimdi sen o benzettiğin ol. Benzettiğin şey olmak nasıl bir şey?
Şimdi kendini nasıl hissediyorsun? Bu duygunla kalabilir misin?
Seninle tüm içten sevgilerimle bir yonca yaprağı paylaşıyorum, şans seninle olsun.
Bir önceki blog yazımız, “Önce anlamaya çalış, sonra anlaşılmaya !”